Saat
DUYURU KÖŞESİ

    06.04.2012
    Şiirler ve Yazılar 2012'de Web Sitesini Yeniden Düzenledi Site Ramazan Yılmaz Kardeşimiz Tarafından Düzenlenmiştir Şiirler ve Yazılar'ın Bu Tasarımı Hakkında....
    Devamı...
    06.04.2012
    Şiirler ve Yazılar Sizin Şiir Veya Sözlerinizide Eklemek İstiyor... Siz Sadece Bize Şiir ve Sözlerinizi İletiniz Biz En Geç 2 Gün İçinde Siteye Eklenecektir.
    Devamı...
    06.04.2012
    Haftanın Videosu ''Doğa İçin Çal 4'' Sizin İçin Şiirler ve Yazılar da Video Tam Anlamıyla Her Seferinde Olduğu Gibi Bu Seferde Mükemmel! Videoyu Görmek İçin Linke Tıklayınız...
    Devamı...

DİNİ KONULAR
DUYURU KÖŞESİ
Hayatıma Yeni Bir Sayfa Açtım İçinde Sen Yoksun . Kalbim Hayvanat Bahçesi Değilki Köpeklere Yer Olsun:)

Ümit Yaşar Oğuzcan


BEYAZ GÜVERCİN

Süzülüp mavi göklerden yere doğru
Omuzuma bir beyaz güvercin kondu
Aldım elime,usul usul okşadım
Sevdim,gençliğimi yeniden yaşadım
Bembeyazdı tüyleri,öyle parlaktı
Açsam ellerimi birden uçacaktı
Eğildim kulağına;dur,gitme dedim
Hareli gözlerinden öpmek istedim
Duydum;avuçlarında sıcaklığını
Duydum;benden yıllarca uzaklığını
Çırpınan kalbini dinledim bir süre
Ve uçmak istedim onunla göklere
Ak güvercinin iri gözleri vardı
Güzelliğinden fışkıran bir pınardı
Soğuk sularından içtim,serinledim
Çağlayan bir nehrin sesini dinledim
Belki buydu sevmek hayat belki buydu
Işıl ışıldım,gözlerim dopdoluydu
Bir nağme yükseldi sevinçten ve hazdan
Bir nağme yükseldi,güzelden beyazdan
Uzattı sevgiyle pembe gagasını
Birden öğrendim hayatın manasını
Kaderde sevgiyi sende bulmak varmış
Seninle bir çift güvercin olmak varmış

 

GÜLLERiN AĞLADIĞI SAAT

 

Güllerin ağladığı bir saat vardır hani
Büyür o saatte yalnızlığı bahçelerin
Düşer korkusu kalbe yaklaşan gecelerin
Bir dev uzatır gökten o çirkin ellerini

Güllerin ağladığı bir saat vardır hani
Her şey o saatlerde merhametsiz ve soğuk
Gitgide uzaklaşır batan güneşle sesin
Bir bakarım ki benden en uzak çizgidesin


Başlar geceye doğru upuzun bir yolculuk
Her şey o saatlerde merhametsiz ve soğuk
Yüzünü hatırlatır gökyüzüde ne varsa
Gözlerin bu saatte kopkoyu elemlidir
Dudakların kimbilir şimdi nasıl nemlidir

Ellerin öyle yanar ufuk nasıl yanarsa
Yüzünü hatırlatır gökyüzünde ne varsa
Bir çıngırak sesidir uzaklarda kaybolan
Umulmadık bir anda bitiverir şarkılar
Kapanır yüzümüze o mermer kapılar

Özlemler ateş şimdi anılar duman duman
Bir çıngırak sesidir uzaklarda kaybolan
Ak köpükler kararır deniz görünmez olur
Çagırır yaşamaya bizi tek-tük ışıklar

Böylece üstümüze çöker de karanlıklar
Camlar, bir bir kapanır, odalar, evler uyur
Ak köpükler kararır deniz görünmez olur

Güllerin ağladığı bir saat vardır hani
Cıvıl cıvıl bahçelerden el-ayak çekilir
Yapraklar düşünceli, dallar hüzün kesilir
Her akşam uzaklara alır götürür seni
Güllerin ağladığı bir saat vardır hani.

BİR GÜN ANLARSIN

Uykuların kaçar geceleri, bir türlü sabah olmayı bilmez.
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya,
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar ne yastık.
Girmez pencerelerden beklediğin o aydınlık.

Onun unutamadığın hayali,
Sigaradan derin bir nefes çekmişçesine dolar içine.
Kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın.
Sevmek ne imiş bir gün anlarsın.

Bir gün anlarsın aslında her şeyin boş olduğunu.
Şerefin, faziletin, iyiliğin, güzelliğin.
Gün gelir de sesini bir kerecik duyabilmek için,
Vurursun başını soğuk taş duvarlara.
Büyür gitgide incinmişliğin kırılmışlığın.
Duyarsın, ta derinden acısını, çaresiz kalmışlığın.
Sevmek ne imiş bir gün anlarsın.

Bir gün anlarsın ne işe yaradığını ellerinin.
Niçin yaratıldığını, bu iğrenç dünyaya neden geldiğini.
Uzun uzun seyredersin aynalarda güzelliğini.
Boşuna geçip giden günlerine yanarsın.
Dolar gözlerin, için burkulur.
Sevmek ne imiş bir gün anlarsın.

Bir gün anlarsın tadını sevilen dudakların.
Sevilen gözlerin erişilmezliğini.
O hiç beklenmeyen saat geldi mi?
Düşer saçların önüne, ama bembeyaz.
Uzanır, gökyüzüne ellerin, ama çaresiz, ama yorgun, ama bitkin.
Bir zaman geçmiş günlerin hayaline dalarsın.
Sonra dizilir birbiri ardına gerçekler, acı.
Sevmek ne imiş bir gün anlarsın.

Bir gün anlarsın hayal kurmayı; beklemeyi, ümit etmeyi.
Bir kirli gömlek gibi çıkarıp atasın gelir
Bütün vücudunu saran o korkunç geceyi.
Lanet edersin yaşadığına... Maziden ne kalmışsa yırtar atarsın.
O zaman bir çiçek büyür kabrimde, kendiliğinden.
Seni sevdiğimi işte o gün anlarsın.

 

BİR GÜN

Apansız uyanırsan gecenin bir yerinde
Gözlerin uzun uzun karanlığa dalarsa
Bir sıcaklık duyarsan üşüyen ellerinde
Ve saatler gecikmiş zamanları çalarsa
Bil ki seni düşünüyorum

Bir vapur yanaşırsa rıhtımına bin,açıl
Örtün karanlıkları masmavi denizlerde
Ve dinle kalbimi bak nasıl çarpıyor nasıl
O bütün özlemlerin koyulaştığı yerde
Bil ki seni bekliyorum

Bir sabah gün doğarken aç perdelerini,bak
Sevinçle balkonuna konuyorsa martılar
Kendini tadılmamış bir hazza bırak
Döküldün dudağından en mutlu şarkılar
Bil ki seni istiyorum

Gecelerden bir gece uyanırsan apansız
Uzakalarda elemli,garip bir kuş öterse
Bir ceylan ağlıyorsa dağlarda yapayalnız
Ve bir gün kalbimde sarı çiçek biterse
Bil ki seni seviyorum

 

SEVİ ŞİİRİ

Ben senin en çok sesini sevdim
Buğulu çoğu zaman,taze bir ekmek gibi
Önce aşka çağıran,sonra dinlendiren
Bana her zaman dost,her zaman sevgili

Ben senin en çok ellerini sevdim
Bir pınar serinliğinde,küçücük ve ak pak
Nice güzellikler gördüm yeryüzünde
En güzeli bir sabah ellerinle uyanmak

Ben senin en çok gözlerini sevdim
Kah çocukça mavi,kah inadına yeşil
Aydınlıklar,esenlikler,mutluluklar
Hiç biri gözlerin kadar anlamlı değil

Ben senin en çok gülüşünü sevdim
Sevindiren,içinde umut çiçekleri açtıran
Unutturur bana birden acıları,güçlükleri
Dünyam aydınlanır sen güldüğün zaman

Ben senin en çok davranışlarını sevdim
Güçsüze merhametini,zalime direnişini
Haksızlıklar,zorbalıklar karşısında
Vahşi ve mağrur bir dişi kaplan kesilişini

Ben senin en çok sevgi dolu yüreğini sevdim
Tüm çocuklara kanat geren anneliğini
Nice sevgilerin bir pula satıldığı dünyada
Sensin,her şeyin üzerinde tutan sevdiğini

Ben senin en çok bana yansımanı sevdim
Ben de yeniden var olmanı,benimle bütünleşmeni
Mertliğini,yalansızlığını,dupduruluğunu sevdim
Ben seni sevdim,ben seni sevdim,ben seni...

 

 

ANDIKÇA

 

Ne zaman seni düşünsem içim ürperir
Seninle geçen her saat, her gün gelir aklıma
Bir akşam vakti gelir bir deniz kıyısı gelir
O eşsiz hatıralar bütün gelir aklıma

 

Ne yapsam unutamam yaşadığımızı
Sevgindi sevgilerin en yalansızı
Şimdi nerde bir gül görsem kırmızı
Dudaklarımı uzun uzun öptüğün gelir aklıma

 

Bir çıban büyürcesine ortasında gecenin
Dolar yüreğime hüznü seni sevmenin
Dünyada ne benim yerim var artık ne senin
Ağlarım başucunda ölümün gelir aklıma.

 

 

KUM

 

Sen kum nedir bilmezsin
Deniz görmedin ki.
Yum gözlerini zamanı düşün,
Deniz bir gözünde
Kum bir gözündedir.

Sen taş nedir bilmezsin
Dağa çıkmadın ki.
Yürü ufuklara doğru,
Dağ bir ayağında
Taş bir ayağındadır.

Sen kül nedir bilmezsin
Ateş yakmadın ki,
Uzat ellerini gökyüzüne,
Ateş bir elinde
Kül bir elindedir.

Sen kan nedir bilmezsin
Ölmedin, öldürmedin ki.
Yat toprağa boylu boyunca,
Ölüm bir yanında
Kan bir yanındadır.

 

Sen aşk nedir bilmezsin
Beni sevmedin ki.
Ağla, ağlayabildigin kadar,
Bütün güzellikler sende
Aşk bendedir.



TANRI BİLE AĞLAR

Ne zaman seni düşünsem yalnızlığım aklıma gelir
Bir ürperti gibi derinden derine duyarım çaresizliğimi
Nedir bu gürültüler derim, top patlamaları
Nedir bu şakaklarımda zonklayan ağrı
İçimden dalga dalga boşanan gözyaşları ne
Bu hangi nehir ki uzayıp gider alabildiğine
Nedir bu ümitsizlik dolu bu kahır dolu yaşlar
Bu denizler altında kopup gelen firtına
Bu bir çağlayan gibi uğultulu yaşlar
Oysa zamandır ilerleyen imkansızlıklar içinde
Başlangıcı olmayan bir sondur yaklaştığım
Bu ipince nehir nereye gidiyor bilen var mı ?
Ağlatan ne ben O doyamadığım dakikalar mı ?
Düşen aksi mi gözlerime o bal rengi gözlerin
Ki içimde çalkantısıyla hıçkırır denizlerin
Sorarım; bu ağlamak ne kadar, nereye kadar
O zaman rüzgar durur, fırtına diner ansızın
Kapanır yorgun gözlerim bir gece başlar
Ve karanlık uykularla rer ağlama saatleri
Uyanınca bir ıslak şafaktır görürüm
Bir büyük resimdir gökyüzü seyrederim
Yine özleminle yanip tutuşur gözbebeklerim
Duyarım vurgularını başımda çaresizliğin
Ben ağlayacak adam değildim bir kadın için
Beni perişan edecek ne vardı bu kadar
Bir de "Erkekler ağlamaz" diyorsun
Tanrılığından utanmasa Tanrı bile ağlar.

 

 

UNUTAMIYORUM

 

Unut demek kolay gel bana sor bir de
Unutamıyorum işte unutamıyorum
Bir şey var şuramda beni kahreden
Şuramda tam yüreğimin üstünde
Çakılı duran bir şey var
Elimde degil söküp atamıyorum

Dalıp dalıp gidiyor gözlerim derinlere
Kimi görsem biraz sana benziyor
Seni hatırlatıyor şu bulut şu gökyüzü
Şu kayalaıi döven deniz
Şu hüzünüu melodi şu napoliten şarkı

Bir zamanlar beraber dinlediğimiz
Boyuna seni düşünüyorum durmadan usanmadan
Şimdi diyorum o ne yapıyor acaba
O güzelim gözleri kime bakıyor
O canım elleri nerde
Oysa günler o günler değil
Akşamlar o akşamlar değil

Ve kalan şimdi sadece özlemin gecelerde
Durup durup seni büyütüyorum içimde
Seninle acılar büyütüyorum
Yeni yeni kederler büyütüyorum dayanılmaz
Kirli sular yüruyor iliklerime
Bir zehir karışıyor kanıma anlıyor musun ?

Bir daha görsem seni diyorum bir daha görsem
Bir gün olsun bir dakika olsun
Unut demek kolay, gel bana sor bir de
Hatırladıkca gözyaşlarımı tutamıyorum
Dilimin ucunda sen
Başımın içinde sen
Kader misin, ecel misin nesin sen
Unutamıyorum işte unutamıyorum

 

 

YAŞAYAN ÖLÜ

 

Bir ölü gelecek evine yarın
Gözlerinde yarım kalmış arzular
Dalıp hayaline hatıraların
Duracak kapıda sabaha kadar
Duyunca kapının çaldığını
Korkulu gözlerle dışarı bakma
Bütün odaların yak ışığını
Bir benim kaldığım odayı yakma.
Siyahlar giyin de pencereye çık
Aç kapıyı korkma yabancı değil
Bir ölü ki yaşıyor, gözleri açık
Ölüm seni sevmekten acı değil
Aradı bu ölu hayatı sende
Öldü artık, sevsen de sevmesen de

 

ZAMAN İÇİNDE

 

Bak! işte gizleri yasamın, işte mutluluk
Gülümsüyor bir kapı aralığından
Ellerimizi uzatsak tutabiliriz belki
Şimdi ya da hiçbir zaman

 

Unuttuğum bir şarkı mı ? neydi o
Çok eskilerde düşmezdi ağzımdan
Birlikte yine söyleyebiliriz belki
Şimdi ya da hiçbir zaman

 

Gülen bir çocuk vardı yıllarca önce
Düşleriyle bulutlar üstünde yaşayan
Belki bir kez daha yaşarız o günleri
Şimdi ya da hiçbir zaman

 

Nasıl da yandı bir anda. Görüyor musun?
Dev ağaçlarıyla o içimizdeki orman
Yanmamış bir yer buluruz belki, ararsak
Şimdi ya da hiç bir zaman

 

Kimi sımsıkı sarılıyor bulduklarına
Umutların bir rüzgarla savrulduğu an
Yine de bir şeyler kurtarabiliriz belki
Şimdi ya da hiçbir zaman

 

Her şey bize biz kadar yabancı artık
Giderek yitiyor zaman içinde insan
Oysa ki, çağlar aşabiliriz birlikte, gel
Şimdi ya da hiçbir zaman

 

BEN SENİ SEVDİM Mİ ?

Ben seni sevdim mi? Sevdim, kime ne
Tuttum, ta icime oturttum seni
Aldim, okşadım saçlarını, öptüm
İçtim yudum yudum güzelliğini

Ben seni sevdim mi? Sevdim elbette
Bendeydi özlemlerin en korkuncu
Çıldırırdım sen ne kadar uzaksan,
Aşk değil, hiç doymayan bir şeydi bu

Ben seni sevdim mi? Sevdim doğrusu
Sevdikce tamamlandım, bütünlendim
Biri vardı ağlayan; gecelerce
Biri vardı sana tutkun; o bendim

Ben seni sevdim mi? Sevdim,
En büyük en solmayan güller açtı içimde
Ömrümü değerli kılan bir şeydin
Sen benim bozbulanık gençliğimde

Ben seni sevdim mi? Sevdim, öyle ya
Bir çizgiye vardım seninle beraber
Ve bir gün orada yitirdim seni
Ben seni sevdim mi? Sevdim,
Ya sen beni?




 


Şiirler ve Yazılarda Bugün 41 ziyaretçi Takıldı